www.ziyabekar.com
 
  Ana Sayfa
  şii sayfası
  İletişim
  Makale Sayfası
  Özlü Sözler
  Gazete
  Şiir SaYFASI 1
Makale Sayfası

BÖLÜCÜLÜĞÜN UZUN YOLU

Tarihi kayıtlara “Cyrtii” olarak M.ö 2. yüzyılda girdiler. Anadolu’nun doğu ve güneydoğu’sundan İran’a, Irak’ın kuzeyinden ve Suriye’ye kadar geniş bir alanda yer aldılar. Günümüzde de adlarına “Kürt” denilmekte.
Batılı tarihçilere göre Kürt deyimi muayyen bir etnik gruba verilen bir ad değil. Yukarıda belirttiğimiz coğrafi alanda yaşayan, muhtelif etnik kökenlerden gelen, fakat aynı sosyoekonomik koşulları paylaşan çoğu Hint Avrupa kökenli Nomadık (Göçebe olarak yaşayan) kabilelere verilen bir isimdir. Bu kabileler arasında Arap kökenliler ile Türkmenlerde vardır. Zaman içerisinde hepsi birbirleri ile karışarak birbirlerinin kimliklerini ve dillerini almışlardır...
19. yüzyılın sonlarına kadar Kürt kimliğinden ve Kürt şuurundan söz etmek mümkün değildir. Hatta 19.yüzyıl sonlarına doğru Kürt bağımsızlığından söz eden ve aynı zamanda ateşli bir Kürt savunucusu olan İngiliz Davit Mc Dowall, Bölge üzerindeki tüm Kürt topluluklarının Aynı soydan geldiklerini ve birlik teşkil ettiklerini iddia edemiyor. Dillerinin de karışık ve çeşitli olduğunu söylüyor…
Bugün Kürt sorunu dediğimiz olay, 19.yüzyılın sonlarında Bağımsız Kürdistan fikri ile ortaya atılmıştır. Bu fikri ortaya atanlar, o bölgedeki Türk gücünü bertaraf ederek kendi güdümlerinde kurulacak olan Kürdistan devletini kurdurmaktı. Buradaki asıl amaç, Orta Asya’dan başlayarak önce Hindistan yollarının güvencesi, sonraları da bölgedeki petrol kaynaklarını ellerine geçirebilmekti.
“Kürdistan” fikri bu kaynakların hâkimiyeti için İngiliz, Alman, Fransız ve Rus Ajanlarının mücadelesi ile oynanan büyük oyunun önemli parçasıdır. Soğuk savaş döneminde bunu ilk ortaya atan Moskova yönetimi olmuştur. Moskova yönetimi Türkiye’yi çökerterek, kendine uydu yapmak için Kürtçülük kartını oynamaya başladı. Fakat Sovyetlerin dağılması ile birlikte, elindeki kartı uzun vadeye koyarak tekrar kullanılmak üzere bir köşeye kaldırdı.
Sovyetlerin bir köşeye koyduğu bu kart şimdilerde ABD ve AB içindeki bazı Devletlerin kullanımına sunuldu. Hem ferdi olarak, hem de topyekûn birlikte hareket ederek…
Ne demiştik Kürtçülük adına oynanan oyun büyük bir oyundur…
Bakıyoruz ki oynanan bu oyunun içerisinde geçmişte Rusya vardı…
Bakıyoruz ki bu oyunun içerisinde batı Devletleri (Almanya, Fransa, İngiltere) var.
Bakıyoruz ki bu oyunun içerisinde ABD var. Büyük aktör olarak oyunu oynamaya devam ediyor.
Bu coğrafya, öyle bir coğrafya ki iştahlarını kabartan bir coğrafya Doğal ve yer altı zenginlikleri ile birlikte dinlerinde doğduğu yerler. Bu bölgede istikrar olmamalı, istikrar olursa emellerine ulaşamayacaklardır. İşte bu gün ki Irak devletinin durumu ortadadır. Bu oynanan oyunun büyük oyuncusu ABD Kendi çıkarlarını korumak için yeni bir düzen kurmak istiyor. ABD eskiden beri Batının yapmak istediğinin aksine Türkiye’yi yok saymak istemiyor. Avrupa özellikle İngiltere farklı bir görüş içerisin delerdi. İngiliz eski Başbakanlarından Gladstone bir konuşmasında; “Türkleri geldikleri yere, orta Asya’ya kovmak lazımdır” demiştir. Fakat ABD buradan Türklerin kovulamayacağını bildiği için, bölgedeki kendi çıkarlarını korumak, Türkleri de bu bölgenin bekçisi yapmak istiyor. Bunu da bir bütün olarak değil parçalanmış bir Türkiye olarak. Nasıl olacak bu ABD’nin üretmiş olduğu “BOP” (Büyük Ortadoğu Projesi) ile Kan bağlarına bakılarak yeniden çizilecek olan Ortadoğu haritasıyla olacak. Türkiye’yi Rusya’dan ayrılan Türk cumhuriyetlerinden koparmak için, yakınlaşmasını önlemek için Anadolu’yu bölme projesidir. Türk milletini Anadolu’nun belli bir yerine sıkıştırarak, Kendi güdümlerine alarak Ortadoğu’nun bekçiliğini bize yaptırmak. Açıkçası, Ben seni böldüm ve parçaladım ama bak ben seni aynı zamanda da ödüllendirdim. Bölgenin bekçiliğini sana veriyorum gibi…
İşte bu gün AKP ve DEP bu oluşuma Çanak tutanlardan, ABD’nin ve AB’nin her istediğine evet deniliyor…
1919 yılında İngiliz ajanlarının istihbarat raporlarına bakacak olursak; Hala bütün Türklerin birleşmesinden korktukları gibi, bu gün de dahil AB ülkeleri, Türkiye AB üyesi olursa binlerce Türk gencinin yaşlı Avrupa ya karşı her alanda hakim olacağından korkuyorlar.
1919 yılında bu bölgelerde görev yapmış bir İngiliz binbaşısı “Noel” Hükümetine vermiş olduğu bir raporda bakın neler söylüyor. “Kürtlerde milli hisler, milliyetçilik yok, ama biz biraz uğraşırsak bunu yaparız.”
Beyler görüyorsunuz adamlar boş durmuyor, 1900’lü yıllarda temelleri atılan Türk milletini ve Türkiye’yi yok etme planları yavaş yavaş işleyerek 100 yıla 10 yıl kala Ekilen nifak tohumları Kürt milliyetçilerini yetiştirdiği gibi Bazı Türk aydınlarının da beyinlerini yıkayarak ne hallere düştüklerini gözlerimizle görüyoruz.
Gerçekleri mi arıyorsun? işte gerçek bu…
Bizim için AB üyeliği “Büyük oyun içinde bir oyun”…
Kürtler ve Kürdistan, bunların arkasındaki de büyük Ermenistan hayalleri, Türklüğün gücünü kırmak için varlar…
“Ey Türk gençliği” titre ve kendine dön…
Kürt açılımına (Demokratik açılım) karşı Türk açılımı istiyoruz…
Kürt açılımı = Demokratik açılım
Kürt açılımı + Demokratik açılım = ABB istekleri
Türkiye deki tüm etnik kökenleri birleştirme unsuru olan öz deyiş,,,,
“Ne Mutlu Türküm Diyene”
ABD ve AB’yi bırak, kültürü bir, dili bir ve kanı bir olan yedi Türk Devletlerine bak…
En doğru olanı, Türk birleşik devletleri( Türk Bir Dev) adı altında Türk Ekonomi Birliğini kurmaktır…
Bu bir Mustafa Kemal Atatürk vasiyetidir…

 

 
   
Bugün 1 ziyaretçi (5 klik) kişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol